Terör örgütü PKK tarafından çocukları dağa kaçırılan aileler, 3 Eylül 2019’da Diyarbakır HDP Vilayet Başkanlığı önünde evlat nöbetine başladı. 315 ailenin dönüşümlü olarak sürdürdüğü nöbette, bin 148’inci güne girildi. Bugüne kadar 38 aile, çocuklarına kavuştu.
2019’da 16 yaşındayken kaçırılan oğlu Yusuf için hareketini vakit zaman gece de sürdüren Celil Bektaş, çocuğunun HDP vilayet binasından dağa götürüldüğünü söz ederek, gece geç saatlerde hava sıcaklığının yeterlice düştüğünü ve hastalandığını söyledi. Tabiplerin aksiyona bir müddet orta vermesi ihtarına karşın aksiyonunu sürdürmekte kararlı olduğunu tabir eden Bektaş, şunları söyledi:
“Benim oğlum bu kapıdan nasıl gitmiş ise bu kapıdan da gelecek. Ben de gidip meskende sıcak yatağımda yatabilirim fakat yatamıyorum. Ben burada HDP’yi sorumlu tutuyorum. HDP benim oğlumu götürdü. Şayet biraz vicdan, Allah korkusu varsa benim oğlumu geri getirecekler. Ben kimseden bir şey istemiyorum. Görüyorsunuz karda da, kışta da, soğukta da buradayız. Evladımız gelene kadar devam edeceğiz. Bak burada hasta düştük. Bir arkadaşımız geçenlerde vefat eti. Oğlunun kahrından gitti. HDP benim oğlumu versin. Benim oğlum gelmeden ben kalkmam buradan. Bir karton, bir de battaniye var. Desen üşümüyor musun? Üşüyorum ancak evlat acısı çok güç. Geçenlerde tekrar hastalandım, hastaneye gittim. İlaç yazdılar bana. Bütün dünyaya sesleniyorum. Bakın halimizi görün. Bize sahip çıkın. Ne yazık ki konuta gidemiyorum. Konuta gidince oğlum aklıma geliyor. Hayali gözümün önüne geliyor. Oğlumu art kapıdan götürdüler. Bakın mühürlüdür. Niçin mühürlüdür? Art kapı kaçaktır. Çocukları oradan götürüyorlar. Yani HDP olmadan çocuklar dağa gitmez. Bunu bütün dünya bu türlü bilsin. Oğlum gelmeden kalkmıyorum. Ya benim oğlum, ya benim vefatım. Soğuk kalbime vurdu. Tabip bana ‘ara ver’ dedi, vermedim. Bu ciğerdir diğer şeye benzemez. Herkes evlat sahibidir, evlat sahibi olan ciğer nedir bilir.”