ANKARA (İGFA) – Cumhurbaşkanı Erdoğan bildirisinde, 16-17 Eylül 1961’de yaşanan idamların milletin hafızasında derin yaralar açtığını belirterek, “Millî iradeyi ve milletin tercihlerini yok sayan 27 Mayıs darbesinin akabinde Adnan Menderes ve arkadaşlarının haksız ve hukuksuz bir halde idam edilmeleri tarihe kara bir leke olarak geçmiştir. Tek parti faşizmine karşı ‘yeter kelam milletin” diyerek gözü pek bir yürüyüş başlatan Menderes ve yol arkadaşları, milletimizin büyük bir teveccühüne mazhar oldular.” değerlendirmesinde bulundu.
Menderes ve yol arkadaşlarının 10 yıllık iktidarları periyodunda, Türkiye’de hak ve özgürlüklerden endüstrileşmeye kadar pek çok alanda büyük atılımlar gerçekleştirdiklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletin “Demirkırat” diyerek sahiplendiği Demokrat Parti hareketinin, ülkede yalnızca çok partili siyasi hayatın ve demokrasinin değil, tıpkı vakitte büyük bir kalkınma atağının de sembolü hâline geldiğini belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülkesi ve milleti için gecesini gündüzüne katarak 10 yıl boyunca hizmet eden Menderes’in dürüstlüğü, çalışkanlığı, tevazusu ve beyefendi kişiliğiyle insanların gönlünde taht kurduğunu kaydetti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, her türlü oyunun sahnelendiği 14 ve 28 Mayıs seçimlerinin sonuçlarını da milletin bu kararlılığının yeni bir nişanesi olarak gördüklerini, milletin, terör örgütleriyle yol yürüyenleri sandığa gömmek suretiyle iradesine ve geleceğine çok güçlü biçimde sahip çıktığını söz etti.
Hükümet olarak milletin itimadına layık olmak, sandıkta emanet ettikleri iradeye gölge düşürmemek için çalıştıklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bildirisinde, “Rabbim yar ve yardımcımız olsun diyorum. Bu fikirlerle şehadetlerinin 62’nci seneyi devriyesinde merhum Adnan Menderes, Fatin Rüştü Şiddetli ve Hasan Polatkan’ı bir sefer daha rahmetle yad ediyorum. Onların aziz anılarına sahip çıkmak ve mezarları önünde Fatiha okumak üzere bir ortaya gelen siz kardeşlerimi hürmetle selamlıyorum” sözlerini kullandı.